GENEL KİMYA LABORATUVARI-I - Balıkesir Üniversitesi

3y ago
54 Views
2 Downloads
567.18 KB
22 Pages
Last View : 1m ago
Last Download : 3m ago
Upload by : Mara Blakely
Transcription

GENEL KİMYALABORATUVARI-I

Genel Kimya Laboratuvarı-I DeneyleriSayfa1. Laboratuvar Güvenliği ve Kuralları32. Laboratuvar TeknikleriLaboratuvar Malzemelerinin Tanıtılması ve Kullanılması43. Kapalı Kutu Deneyi54. Katıların ve Sıvıların Yoğunluğu95. Kütlenin Korunumu Yasası146. Stokiometri167. Çözünme198. Gazların Difüzyonu202

DENEY NO : 1LABORATUVAR GÜVENLİĞİ VE KURALLARI İlk olarak öğrencilere genel kimya laboratuvarı hakkında kısa bir bilgi verilmelidir.Laboratuvar nedir? Sorusu sorularak öğrencilerden laboratuvar hakkında tanımistenebilir. Ayrıca deney nedir, nasıl yapılır? Sorularıyla da öğrencilerin fikirleri alınabilir. Laboratuar kuralları anlatılırken öğrencilerin sıkılabileceği düşünülerek öğrencilerinde derse katılımı sağlanmalıdır. Bunun için de “Sizce laboratuarda uyulması gerekenkurallar neler olabilir ? ” şeklinde bir soru sorularak öğrenciler düşünmeye ve dersekatılıma yönlendirilebilir. Bu açılan tartışma ortamında öğrencilerden gelen fikirlertahtaya veya bir kağıda kısa kısa not edilerek daha sonra slaytlarda açıklanankurallarla karşılaştırma yapılabilir. Laboratuvarda uyulması gereken kurallara ilişkin slayt gösterisi başlatılır. Laboratuvar önlüğünün kullanımının gerekliliği vurgulanmalıdır. Kurallar açıklanırken daha önceden yapılan hatalar ve sonuçları hakkında bazıörnekler verilebilir. Slaytlar genellikle esprili resimlerle süslenmiştir. Verilmek istenen mesaj tam olarakaktarılmaya çalışılmalıdır. En son slaytta vereceğimiz resimdeki kural dışı hareketlerin bulunması istenmelidir. Son olarak öğrencilerin laboratuar hakkında merak ettikleri mantık dahilindeki sorularcevaplanmalıdır.3

DENEY NO : 2LABORATUVAR TEKNİKLERİLABORATUVAR MALZEMELERİNİN TANITILMASI VE KULLANILMASI Tanıtılacak her laboratuar malzemesinden her masada en az bir tane bulunması teminedilmelidir. Malzeme tanıtılırkenadını yanında ne amaçla kullanıldığı kısaca anlatılmalıdır.Bunun yanında malzemenin yanlış kullanımı hakkında da bilgi verilmelidir. (Örn.Balon joje ile ısıtma yapılmayacağı gibi.) Bu aşamada öğrencilere önce ilgili malzeme (malzemenin kendisi veya şekli)gösterilmeli ve öğrencilerden bu malzemenin ne olduğu sorulmalı. Laboratuvargruplaması yapılmışsa laboratuvar malzemesi sorgulama işlemi bir yarışma ortamıoluşturularak gerçekleştirilebilir. Malzeme tanıtımı sırasında öğrencilerin malzemeyi tanıma için süre verilmelidir. Malzemelerin ne işe yaradığının yanında nasıl korunabileceği hakkında da bilgiverilmelidir. Kullanılan malzemelerin temizlikleri konusu unutulmamalıdır. Deney esnasında öğrencilere verilen malzemelerden öğrencilerin kendilerinin sorumluolduğu , deneylerin aksamaması için kırılan bir malzemenin kıran kişi tarafından enkısa sürede temin edilmesi gerektiği vurgulanmalıdır. Laboratuarda sıkça kullanılan tekniklerin uygulanması üzerinde itina ile durulmalıdır. Laboratuar güvenliği hakkındaki açıklamalara dikkat çekilmelidir. Yapılan deneyler sonrası her hafta deney raporu hazırlanması gerektiği, raporlar içinrapor defteri tutulacağı ve rapor defterlerinin yıl sonu notuna katkısı anlatılmalıdır.4

DENEY NO : 3KAPALI KUTU DENEYİAmaçAtom gibi bilinmeyen olgu veya olayları deney yoluyla bulmaya çalışabilme, bilimingerçeğe ulaşmakta kullandığı yolları tartışarak bilimsel prosedürler hakkında öğrencilerin fikirsahibi olmalarını sağlayabilmeGerekli Araç ve Gereçler:Çeşitli boyutlarda kutular(en az iki adet), ataç, tebeşir vs.Deneyin Yapılışı: Kutular numaralanarak her gruba farklı içerikli kutular verilebilir. Öğrencilere bazı deneyler yaparak kutunun içindekileri kutuyu açmadan bulmalarıistenir; İlk deneyi asistan yapabilir. Bir cetvel yardımıyla kutuyu ölçer ve şu önermeyi tahtaya yazabilir: “. cm’ denküçük bir cisim bu kutunun içinde olabilir. Örneğin,. olabilir”. Öğrenciler yaptıkları her deneyle ilgili gözlem ve sonuçları bir deftere yazmalı. Gruplar deneylerini tamamladıktan sonra gruplardan deney raporları toplanmalı vetahminler seslice okunmalı. Kutuları açtırmadan önce bir öğrenci seçilmeli ve gözleri bağlanarak el yordamıylakutudakileri tahmin etmesi istenmeli Bu sırada toplu iğne gibi tehlikeli bir madde gösterilerek, deneylerin her zaman riskliolabileceği ve dikkatli olunması gerektiği vurgulanabilir. Daha sonra bütün kutuların açılmasına izin verilebilir. En son kutudan çıkan başka bir kutu ise her şeyin bilinmediğini ve hala pek çok şeyinsaklı kaldığı şeklinde yorumlanmalı5

Deney sırasında öğrencilere sorulabilecek sorular:1) Kutunun içinde canlı böcek olabilir mi?2) Kutunun içindeki madde uçucu olabilir mi? Bunu nasıl anlarız?3) Yaptıkları deneylerin objektif olup olmadığı sorulabilir.Deney sırasında öğrencilerden Önyargısız deney yapmaları istenmeli Sonuçlarını çürütecek önermeler bulunarak daha fazla deneye gerek olduğuhissettirilmeli Yapmak istedikleri ama yapamadıkları deneyleri de planlamaları ve yazmalarıistenmeliDeney sonunda öğrenci föyündeki metinler okunabilir ve tartışma ortamı açılabilir.Bilimci kimdir?Bilime yeni başlayan bir kişi kuşkusuz “bilimci falandır” ya da “bilimci filandır”laflarını duyar. Bu sözlere sakın inanmasın. Tek bir bilimci tipi yoktur. Bilimciler çeşitli işleriçok çeşitli şekillerde yapan birbirlerine benzemeyen yaratılışlarda olan kişilerdir. Çoğudoğuştan dedektiftir, bir çoğu da yeni şeyler keşfetme eğilimindedir; bazıları sanatkar bazılarıda zanaat sahibidir. Şair bilimciler, filozof bilimciler hatta az da olsa mistik bilimciler vadır.Bütün bu insanların ne tür bir ortak kafa yapısına veya mizaca sahip olmaları beklenebilir?Zorunlu olarak bilimci olan kişiler pek nadirdir; bilimci olan kişi gerçekte kolaylıkla başka birşey de olabilirdi.“Gerçek” araştırma yapan bilimci ile bilimsel işleri alışılagelmiş yöntemlerle rutinolarak yapanlar arasında kesin ayrım yapmak ne kolay ne de gereklidir. Büyük ve iyiyönetilen halka açık bir yüzme havuzunda çalışan birisi de, kendini bilimci olarak niteleyenyarım milyon kadar çalışan arasında kolaylıkla yer alabilir; sudaki hidrojen-demiryoğunluğunu ölçen, bakteri ve mantar miktarını kontrol eden bir kimse olduğu için. Böyle birkişinin bilimci sayılmasının tepki yaratacağı kesindir. Bilimci, bir bilimci gibi davranandır.Eğer bu havuz görevlisi akıllı ve hırslı bir kimse ise, bir halk kitaplığına ya da gece okulunagidip biraz bakteriyoloji ve mikoloji (mantar hastalığı bilimi) çalışarak, okulda fen derslerindeöğrendiklerini genişletebilir; bu yolla da kuşkusuz yüzme havuzunu insanlar için elverişli6

kılan sıcaklı ve nemin mikroorganizmaların üremesini de kolaylaştırdığını öğrenir. Bunakarşılık bakterileri yok eden klor insanlar için da aynı ölçüde zararlı olduğundan, görevlihavuz sahibine fazla masraf yaptırmadan ve müşterileri ürkütmeden, mantar ve bakterilerinnasıl kontrol altına alınabileceğini düşünmeye başlar. Belki de çeşitli temizleme yöntemleriarasında bir seçim yaparken bazı küçük deneylere girişecektir. Havuza giren insan sayısı ilemikroorganizma yoğunluğu arasındaki ilişkiyi belirleyen bir kayıt tutacak, belki de bir gündehavuza girecek müşteri sayısına göre, kullanılacak klor yoğunluğunu ayarlamak üzeredeneyler yapacaktır. Eğer bütün bunları yaparsa ücretli bir işçi gibi değil, bir bilimci gibihareket etmiş olur.Bir bilimci olmak için yeterince zeki miyim?Bazı öğrencileri rahatsız eden bir endişe vardır; acaba zekaları bilim yapmak içinyeterli midir? Bu yersiz endişeden kurtulmak kolaydır. Yeterli bir bilim insanı olmak içinkorkunç zeki olmak gerekmez. Düşünsel hayata ve soyut düşüncelere antipati duymak veyatümden ilgisiz olmak elbette olumsuz belirtilerdir. Ancak deneysel bilimlerde olağanüstütasımlar veya tümdengelimler gerektirecek bir şeyler yoktur, herkeste bulunması gerekensağduyu yeterlidir, ayrıca nedense artık gözden düşmüş olan bazı meziyetlere sahip olmak dafena olmaz; özen, çalışkanlık, bir amaç duygusu, dikkati yoğunlaştırabilme gücü ve zorluklarayılmamak ve sebat etmek gibi.Deney YapmakBir kimya kitabı okurken “nitrik asit bakıra etki eder” cümlesi ile karşılaştım ve bununne anlama geldiğini bulmaya karar verdim.Nitrik asidi bulduktan sonra “tesir etmek”kelimesinin ne anlama geldiğini öğrenmek kaldı. Bilginin merakı içinde sahip olduğumbirkaç bakır paranın bir tanesini feda etmeye bile istekliydim. Onların bir tanesini masanınüstüne koydum, nitrik asit yazan şişeyi açtım, sıvının birazını bakırın üzerine döktüm vegözlem yapmaya hazırlandım. Fakat dikkatle baktığım bu harika şey neydi? Para tamamı iledeğişmişti, üstelik bu küçük bir değişme de değildi. Bu yeşil-mavi sıvı köpürdü ve paranınüzerinden duman çıkardı. Duman koyu kırmızı oldu. Bunu nasıl durdurabilirdim? Parayı alıppencereden fırlatarak durdurmayı denedim.parmaklara tesir eder.Diğer bir gerçeği öğrendim; nitrik asitBu acı önceden tasarlanmamış başka bir tecrübeye yol açtı.Parmaklarımı kazağıma doğru götürdüm ve nitrik asidin kazaklar üzerine de etki yaptığını7

keşfettim. Bu gerçekleştirdiğim en etkileyici deneydi. Onu şu anda bile ilgi ile söylüyorum.O benim için esin kaynağı oldu. Açıkça bu tür dikkat çeken olayda öğrenmenin tek yolusonuçları görmek, denemek, laboratuarda çalışmaktır. “ (Ira Resmen 1846-1927-in Gutman,1940 )Bilimin ilk çağlarında gerçeğin etrafımızda olduğuna ve birileri tarafından bulunmakiçin beklediğine inanılırdı, tıpkı ekinin tarlada beklediği gibi. Bu görüşe göre; eğer bizönyargı ve peşin hüküm perdesini aralayıp nesneleri gerçekte oldukları gibi gözleyebilirsekgerçek elimizin altındadır. Ancak ne yazık ki doğayı ömür boyu gözlemlediğimiz halde bizegerçeğin bir kısmını açıklayabilecek olaylar zincirine hiçbir zaman rastlamayabiliriz. Bunedenle olayları biz tasarlayıp denemeler düzenlemeliyiz. John Dee’nin deyimi ile doğalbilimci, deneyleri geren bir ok-yay ustasıdır. Kehribarın sürtünme ile elektriklenmesi, birmıknatısın manyetik özelliğinin demir çivilere etki etmesi doğal deney süreçlerine güzelörneklerdir. Aynı şekilde mayalanmış içkiler damıtıldığında ne olduğunu biliyoruz, fakatdamıtık içki tekrar damıtılırsa ne olur? Ancak bu tür deneyler sonunda görkemli bir bilgibirikimi elde edebiliriz.Hep şunu söylüyorlar: “Bunun ne faydası var?” Onları bu ölçüde iyilik havarilerioldukları için kutlamak gerekir. Bu prensiplerini yalnızca deneysel bilimlerde değil kendiyaşam ve eylemlerinde de uygulamaları arzu edilir. Bütün yaptıklarında kendilerini “Bununelle tutulur ne faydası var?” şeklinde sorgulamaları beklenir. Şunu da unutmamak gerekir kideneysel bilimler gibi geniş ve büyük çeşitlilik içeren bir konuda değişik ölçülerde faydalılıksöz konusudur; bazıları mutluluk vermeden basit ve gerçek fayda sağlar, bazıları görünür birkazanç getirmeden öğretmek içindir; bazıları şimdi aydınlatır sonra fayda sağlar; ve builelebet sürer gider. Bazıları da süs ve merak içindir. Eğer derhal kazanç sağlayan hemenürün verenler dışında kalan deneyleri küçümsemeye devam ederlerse Tanrının taktirine deitiraz etmeleri gerekir; çünkü bütün mevsimleri ekip biçmeye, bağ bozumuna elverişliyapmamıştır.” (Thomas Sprat 1667)8

DENEY NO : 4KATILARIN VE SIVILARIN YOĞUNLUĞUNUN TAYİNİGerekli Araç ve Gereçler:Demir bilye, küp tahta parçası, silgi, bir küp şeker, taş parçası, saf su, zeytinyağı,etilalkol, termometre, hassas terazi, 50 ml.’ lik mezür, cetvel, ayırma hunisiTeorik Bilgi:4.1 Katıların ve Sıvıların YoğunluğuEski bir bilmece vardır : “ Bir ton tuğla mı, bir ton pamuk mu daha ağırdır? ”Her ikisi de aynı ağırlıktadır, diye yanıt verirseniz madde niteliğinin ölçümü olankütleyi tam olarak anladığınızı kanıtlamış olursunuz. Bir ton tuğla ile bir ton pamuğu gözönüne getirirseniz, bir ton pamuğun bir ton tuğlaya göre çok daha büyük bir hacme sahipolduğunu görürsünüz. Bu bize tuğlanın yoğunluğunun pamuğun yoğunluğundan daha büyükolduğunu gösterir. Öyleyse yoğunluk kavramı kütle ile doğru, hacim ile ters orantılıdır.Yoğunluk (d) Kütle(m)Hacim(V )Diğer bir bilinen yoğunluk kavramı da özgül yoğunluktur. Özgül yoğunluğun tanımışöyle verilir.Özgül yoğunluk: maddenin kütlesi / eşit hacimdeki suyun kütlesi: maddeninyoğunluğu / suyun yoğunluğuBurada göze çarpan şey özgül ağırlık kavramının birimsiz olmasıdır.Katı, sıvı ve gazların yoğunluklarının birbirinden farklı olması bu maddeleri oluşturanmolekül veya atomların maddenin her halinde birbirlerine olan uzaklıkları ile ilgilidir.Yüzeysel olarak katı sıvı ve gazlar arasındaki farklar şu şekilde sıralanabilir. Bir katı maddenin sabit bir şekli ve hacmi vardır. Yüksek basınç altında bile fark edilirbir biçimde sıkıştırılamazlar. Sıvı bir maddenin belirli bir biçimi yoktur. Bulunduğu kabın şeklini alır. Ama kendineözgü bir hacmi vardır. Yüksek basınçlarda az da olsa sıkıştırılabilir.9

Bir gazın kendi şekli yoktur. Bulunduğu kabın şeklini alır. Sabit bir hacmi yoktur.Sıkıştırılabilir veya genişletilebilir. Bulunduğu kabın hacmi değişirse onunki de değişir.Hem kütle hem de hacim kapasite özellikleridir. Kapasite özelliği gözlenen maddemiktarına bağlıdır. Bununla birlikte bir maddenin kütlesi hacmine oranlanırsa, bir şiddetözelliği olan yoğunluğu elde edilir. Şiddet özelliği gözlenen madde miktarından bağımsızdır.Sıcaklık değişimi ile kütle değişmezken hacim değişir, dolayısıyla yoğunluk sıcaklıkile değişir. Maddenin hali, yoğunluğunu belirlemede bize fikir verir. Genele olarak katılarsıvılardan daha yoğun, sıvılar da gazlara göre daha yoğundur.Katılar ve sıvıların yoğunluklarındaki farklılıkların önemli bir sonucu, yoğunluğudüşük olan sıvı ve katıların, yoğunluğu yüksek olan katı ve sıvıların üzerinde yüzmeleridir.Çizelge 4.1 Bazı maddelerin oda arklı g/mL)CO2(gaz)0,00183,980,99997Meşe odunu0,71100,99970Etil alkol0,79200,99820Su1,00300,99565Mutfak 10

4.2. Katıların Yoğunluğunun Belirlenmesi4.2.1. Şekli Belli Olan KatılarYoğunluk tanımında verildiği gibi, şekli belli olan bir katının yoğunluğunu bulabilmekiçin önce kütlesi ve hacmi belirlenir. Kütleyi belirlemek için teraziden yararlanılır. hacim isebazı geometrik şekiller için verilmiş olan matematiksel bağıntılar kullanılarak hesaplanır.küreküpdikdörtgenler prizmasıKübün Hacmi : V a3 ( a: kübün bir kenarı)Kürenin Hacmi : 4/3πr3 (r: kürenin yarıçapı)Dikdörtgenler Prizması : Taban Alanı x Yükseklikd m/V4.2.2 Şekli Belli Olmayan KatılarŞekli gelişigüzel olan bir katının hacmi doğrudan ölçülemediği için, katı maddeninhacmi, kapladığı su miktarından hesaplanabilir.İçi su dolu bir mezüre, şekli belli olmayan bir katı bırakıldığı zaman, katının hacmineeşit miktarda su mezürün içinde yükselir. Son ölçülen hacim değeri ile ilk ölçülen hacimdeğerinin farkı, katının hacmini verir. V V2-V1d m/ V4.3 Sıvıların Yoğunluğunun BulunmasıSıvıların yoğunluğunu belirlemek için yine d m/V bağıntısından yararlanılır.Yoğunluk maddenin karakteristik bir özelliğidir; sıcaklık ve basınç değişmedikçe sabit kalır.11

Sıcaklıktaki değişme nispeten küçük bir değişme, sıvıların yoğunluğunu belirgin bir biçimdeetkileyebilir. Bu yüzden, ölçümün yapıldığı sıcaklık önemlidir.Sıvıların yoğunluğu belirlenirken önce mezür boş iken titizlikle tartılır, ardından sıvıilave edilip tekrar tartılır. Aradaki fark sıvının kütlesini verir.d (m2-m1)/V4.4 Yoğunluk Farkı ile AyırmaÖz kütleleri farklı ve birbiri içerisinde çözünmeyen iki sıvı, karışımı ayırma hunisiyardımıyla ayrıştırılabilir. Öz kütlesi büyük olan altta, küçük olan üstte bulunur.Ayırma hunisi, alt kısmında musluk olan kılcal boruya sahip bir cam balondur.4.4.1 Su -Zeytin Yağı Karışımının Ayrılması:Karışım ayırma hunisine konur. Karışım, böyle bir kapta bir müddet arakbulunur.Musluk açılarak su bitinceye kadar alttaki behere aktarılır. Daha sonra. zeytinyağı, ayırmahunisinde kalır. Böylece zeytin yağı–su karışımı ayrıştırılmış olur.Deneyin Yapılışı: .Her grubun masasına bir demir bilye, bir küp şeker ve bir küp tahta parçasını koyarakbunların yoğunlularını bulmalarını isteyiniz. Bunun için maslarına birer cetvelkoyunuz. Buldukları sonuçları hem defterlerine hem de tahtaya yazdırınız. Sınıfta birtartışma ortamı açarak her bir grubun bu katıların yoğunluklarını bulmak için nasıl biryöntem izlediğini belirtmelerini sağlayınız ve şekli belli olan katıların yoğunluğununbulunabilmesi için nasıl bir ortak yol izlenmesi gerektiğini siz belirtiniz. Her bir grubun masasına bir taş parçası ve bir silgi kayarak bu katıların yoğunluğunubulmalarını isteyiniz. Bunun için maslara büyük bir mezür koyunuz. Bulduklarısonuçları hem defterlerine hem de tahtaya kaydettiriniz. Bu tipteki katıların yoğunluğubulmada nasıl bir yöntem izlediklerini sorarak, bu tipteki malzemelerin yoğunluğunu12

bulabilmeleri için ortak bir yol bulmalarını sağlayınız ve Arşimet ilkesindenbahsediniz. Her bir masaya sizin ne olduğunu bildiğiniz fakat öğrencilerin bilmediği bir sıvıkoyarak, öğrencilerden bu sıvının ne olduğunu ve yoğunluğunu bulmalarını isteyiniz.Bunun için her bir masaya bir mezür koyunuz. Her bir grubun sonucunu alarak busıvının ne olduğuna dair genel bir tahmin almaya çalışınız. Ayrıca sıvılarınyoğunluğunun nasıl bulunacağına dair genel bir yol önermelerini isteyiniz. Veyoğunluğun ayırt edici bir özellik oluğunu vurgulayınız. Sıvıların denbahsederek,bualetinsıvılarınyoğunluğunun belirlenmesinde nasıl kullanılacağını anlatınız. Öğrencilerden laboratuar koşullarında suyun yoğunluğunu bulmalarını isteyiniz.Bunun için masalara birer mezür koyunuz. Buldukları sonuçları defterlerine ve tahtayakaydetmelerini isteyiniz. Sıcaklıkla yoğunluğun neden değiştiğini tartışmaya eğindenyoğunluğunazalacağınıvurgulayınız. Öğrencilerden; bir maddenin katı halinin yoğunluğunun, sıvı halinin yoğunluğundandaha büyük olması gerektiği halde neden buz kütlelerinin suyun üzerinde yüzdüğünüaraştırmalarını isteyin.13

DENEY NO: 5KÜTLENİN KORUNUMU YASASIGerekli Araç ve Gereçler:Yemek sodası, sirke, saat camı, 250 ml.’ lik erlen, bir küçük beher, erlene uygunmantar tıpa, bir balon ve küçük bir deney tüpüDeneyin Yapılışı: Deneyde gerekli olan malzemeler öğrenciler gelmeden masaların üzerine yerleştirilir. Derse girişte öğrencilere kimyasal reaksiyonlarda kütlenin korunup korunmadığısorulur ve bu soru tartışmaya açılır. Tartışma sonunda öğrencilerden savundukları fikri masalarının üzerindeki (saat camı,yemek sodası, bir erlen, sirke ve bir küçük beher) malzemelerden yararlanarak ispatetmeleri istenir. Saat camı boşken tartılır. Saat camının üzerine bir miktar soda konup tekrar tartılır.Aradaki fark sodanın ağırlığı verir. Beher boşken tartılır. Üzerine erlendeki sirkedenbir miktar konup tekrar tartılır. Aradaki fark sirkenin ağırlığını verir. Saat camıüzerindeki soda behere konarak sirke ve soda arasında bir kimyasal reaksiyongerçekleştirilir. Reaksiyon sonunda toplam kütle tartılır. Soda ve sirke arasındakireaksiyon sonunda beherin ağzı açık olduğu için kütlenin, bulunması gerekenmiktardan daha az bulunduğu görülür. Öğrenciler deneylerini yaparken araştırma görevleri yönlendirici bir rol oynarlar. Öğrencilerden deney sonucunda elde ettikleri verilerini ve gözlemlerini defterlerinekaydetmeleri istenir. Daha sonra elde edilen sonuçlar tekrar tartışmaya açılır. Eğer kütle korunmaz gibi birsonuç ortaya çıktı ise bunun nedenleri tartışılır. Asistan masalara lastik tıpa, deneytüpü, soda, sirke ve balon vererek öğrencilerden yeni deney tasarlamalarını ister. Boş erlen alınır. Üzerine belirli bir miktar sirke konarak erlenin tartımı alınır. Ayrı biryerde küçük bir deney tüpüne bir miktar soda konarak tüpün tartımı alınır. Daha sonrabu küçük deney tüpü sirke dolu erlenin içine yerleştirilir ve erlenin ağzı mantar tıpa ilekapatılır. Oluşan bu düzeneği tartımı alınır. Bu sonuç kaydedilir. Erlen hafif yaneğilerek sirkenin deney tüpünün içine girmesi sağlanır. Bu arada reaksiyon meydana14

gelir. Erlenin ağzı tıpa ile tıkalı olduğundan gaz çıkışı olmaz ve reaksiyon sonund

Genel Kimya Laboratuvarı-I Deneyleri Sayfa 1. Laboratuvar Güvenliği ve Kuralları 3 2. Laboratuvar Teknikleri Laboratuvar Malzemelerinin Tanıtılması ve Kullanılması 4 3. Kapalı Kutu Deneyi 5 4. Katıların ve Sıvıların Yoğunluğu 9 5. Kütlenin Korunumu Yasası 14 6. Stokiometri 16 7. Çözünme 19 8. Gazların Difüzyonu 20 2

Related Documents:

Kaynaklar: Genel Kimya Chang, Genel Kimya İlkeler ve Modern Uygulamalar Petrucci KİM 151 3 Genel Kimya I Lab. (0 2) 1: Genel Bilgiler ve Kurallar, Maddenin Fizik Özellikleri, Stokiyometri, CuS Tayini, Uçucu

Texts of Wow Rosh Hashana II 5780 - Congregation Shearith Israel, Atlanta Georgia Wow ׳ג ׳א:׳א תישארב (א) ׃ץרֶָֽאָּהָּ תאֵֵ֥וְּ םִימִַׁ֖שַָּה תאֵֵ֥ םיקִִ֑לֹאֱ ארָָּ֣ Îָּ תישִִׁ֖ארֵ Îְּ(ב) חַורְָּ֣ו ם

(MYA) price is below the effective reference price. 2. Agriculture Risk Coverage at the County Level (ARC-CO) — a program that makes payments . 110 at a 3.00 MYA price, and 149 at a 2.75 MYA price. Figure 4 shows ARC-CO payments (note that the program s

Allopatric Speciation: Vicariance The Isthmus of Panama formed from 15 Mya to 3 Mya. Speciation in snapping shrimp across the Isthmus of Panama 7 morphospecies w/o repro Closest clades show “Final Break” at 3 Mya (‘) cryptic species Allopatric speciation is common in island archipelagoes via Dispersal & Colonization

ogists using techniques such as the uranium-lead (U-Pb)-method for estimating the age of rocks now date the origin of the Solar System at about 4,566 2 mya (Halliday 2001). This extensive age is divided into two major "eons," the Precambrian (4,600-550 mya) and the Phanerozoic (550 mya to the present). The older and

Mehmet Yılmaz Yönetim kurulu Üyesi/ Genel Müdür Yardımcısı Yönetici YK Üyesi, Genel Müdür Yardımcısı Aksel Ecza Deposu Tic. A. YK Baúkanı, As Ecza Deposu A. YK Bakan Vekili, Tez Trans Lojistik A. YK Bakan Vekili İ.Haluk Öğütçü Y

Write the answer on the other side of the card. Quiz yourself until you know all of the answers. Visual Check 1. Name List the periods of the Mesozoic era from oldest to youngest. Mesozoic Era Eons Eras Periods Phanerozoic Mesozoic Cretaceous Jurassic Triassic Precambrian 251 mya 65.5 mya Mesozoic The Mesozoic Era Geologic Time The Mesozoic Era .

Simulink to STM32 MCUs Automate –the process from "C" code generation to programming STM32 F4 or STM32F30x –Code generation reporting –Code execution profiling reporting for PIL execution. 13 Summary for STM32 embedded target for MATLAB and Simulink release 3.1: Supported MCUs: STM32 F4 and F30x series Automated Processor-in-the-Loop (PIL) Testing using USART communication link Support .